T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
SAMSUN / İLKADIM - Fatma Çavuş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

KARNE PSİKOLOJİSİ

HANGİ KARNE ÇOCUĞUMUZDAN DAHA DEĞERLİ?

 

 

Sevgili Veliler;

Zaman ne kadar da çabuk geçiyor değil mi? Daha dün çocuklarımız bu döneme başlamışlardı.Ama önümüzde ki günlerde ikinci dönemin sonuna geliyoruz ve karnelerini alacaklar. Karne değince ister istemez kalpler hızlı hızlı çarpıyor. Kalpteki bu çarpıntı genelde sevinç ve kaygı durumlarında oluyor. Yani; karne bir çoğumuz için sevinç ve mutluluk demekken, bazılarımız için hüzün ve mutsuzluk olabiliyor. Tüm öğrenciler yüksek puanlar,takdik ve teşekkürler almak ister.Ancak bazen işler yolunda gitmeyebilir, olumsuz karnelerle eve gelmek zorunda kalabilirler. Ama şunu da akıldan çıkarmamak gerek; karne her ne kadar başarımızın bir kısmını yansıtsa da tümünü yansıtması mümkün değildir. Karne kişiliğimizi ölçen bir araç değil; sadece dönem içerisinde, derslerde ki başarı-başarısızlık durumunu gösteren bir belgedir. Not bizim için sadece bir araçtır, amacımız ise kendine ve topluma faydalı birey olması için gerekli öğrenmek ve eğitim sürecinden geçmesi olmalıdır. Çocuğum düşük not aldı diye karamsarlığa düşmeyin, çocuğunuzu kırmayın ve iletişim bağlarınızı zedelemeyin. Tabi güzel bir karne ile geldi diye boşlamayın, çocuğunuzu kendi haline bırakmayın. Her iki durumda da üstünde durulması gereken yerler vardır. Genellikle iyi karne ile gelen çocuklarla fazla problem yaşanmazken, düşük notlarla dolu bir karne çocuk ve aile arasında telafisi zor durumlara neden olabilmektedir. Her iki durumla da karşılaşılabileceğimizi unutmayalım. Önemli olan karşılaşmadan neler yapabiliriz, hangi tedbirleri alabiliriz vb. bunlar bilmemiz gerekiyor.

Çocuğumuz istemediğimiz, başarısız bir karne ile karşımıza geldi diyelim. Karnenin böyle olmasında çocuğun kadar, velinin ve çevrenin de etkisi vardır. Şayet anne baba olarak bu karne bize yakışmıyor, bu çocuk bize hiç çekmemiş diyerek tüm sorumluluğu başkalarına yüklüyorsak, veli olarak karneye kadar okula uğramıyorsam, çocuğumun durumunu takip etmiyorsam, kendi haline bırakıyorsam, iyi ilişkiler kurmuyorsam, ona örnek olmuyorsam... bu olumsuz karne sadece çocuğun mudur? Sorusunu oturup düşünmemiz gerekiyor. Acaba ona uygun çalışma ortamı sağladık mı? , çocuğumuzun özgüvenini geliştirici uygulamalar yaptık mı yoksa sürekli eleştirip azarladık mı? , çocuğumuz sınavlardan düşük puan aldığında oturup sorunu birlikte çözdük mü, yoksa sürekli onu suçlayıp, aşağıladık mı? Bunları veli olarak kendimize sormalıyız.Genellikle baskıcı ve otoriter yaklaşım tarzlarını benimseyen ailelerimizin çocuklarında karne korkusu çok daha fazla olmaktadır. Hatta notlar üzerinde oynama, evden kaçma, intihar girişimi gibi durumlar karne dönemlerinde sıkça rastlanmaktadır. Böyle olumsuz durumlarla karşılaşmamak için karne dönemlerinde velilerimizin dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır.

OLUMSUZ KARNE KARŞISINDA  ANNE BABALAR NELER YAPMALI ?

Karnenin okul başarısını gösterdiğini ve kişilik göstergesi olmadığını bilmeliyiz. Onun için kişilik analizi yaparak çocuğumuzu tembel, başarısız, geri zekalı, salak gibi ifadeler kullanmayın.

Katı bir dille eleştirmeyin, alay ederek aşağılamayın(bu ne karne böyle bol zayıflı maşallah, tamda sana yakışır bir karne, senden adam olmaz, lakaplar vb), kesinlikle kullanmayınız.

Fiziksel şiddetten kesinlikle uzak durun. (Hımm madem karnen de kırıklar var, birkaç kırıkta ben ekleyeyim)

Çocuğunuzu kuzenleriyle, arkadaşları ve komşu çocuklarıyla kıyaslamayın. Biz böyle yaptıkça motive olacaklarını düşünürüz ama çocuklarımız aşağılık duygusuna kapılabilir.

Çocuğunuzun tatilini aşırı kısıtlayıp zehir etmeyin. Belli plan ve program çerçevesinde tatili beraber planlayın ve sonraki döneme iyi bir başlangıç yapmasını sağlayın.

Çocuğun karnesi anne-baba ve çocuk arasında değerlendirilmelidir. Büyüklerinin, akrabalarının ve arkadaşlarının yanında karne değerlendirilmemelidir.

Başarısızlığa yol açan nedenleri birlikte belirlemeye çalışın. Başarısızlığın kökeninde aile hayatının düzensizliği, fazla TV izleme ve bilgisayar, yetersiz beslenme,anne baba geçimsizliği plansız çalışma alışkanlığı,zihinsel kapasite.duygusal sorunlardan kaynaklanabilir.

Çocuktur unutur hatırlamaz deyip yapamayacağınız şeyleri ödül olarak söz vermeyin.

'Sen Dili' yerine 'Ben Dili' ifadeler kullanmalıyız ( bunun üstesinden geleceğine inanıyorum vb)

Çocuğunuza güvendiğinizi ve her zaman yanında olduğunuzu hissettirin. (Başarabilirsin, sana güveniyorum vb)

Her insanın son bir hakkı olduğu unutulmamalı ve kendilerini affettirmek için fırsat tanınmalıdır.

************* Hiçbir karne çocuğumuzdan daha değerli değildir *************


Orhan TANRIVER
Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 08.12.2021 - Güncelleme: 08.12.2021 09:47 - Görüntülenme: 188
  Beğen | 0  kişi beğendi